Konu Anlatımı
SATIN ALDIĞIMIZ MAL VEYA HİZMETLER AYIPLI ÇIKARSA NE YAPMALIYIZ?
Satın alınan mal veya hizmet;
- Taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun değilse,
- Objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımıyorsa,
- Sözleşmeye aykırı ise,
- Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda, internet portalında ya da reklam ve ilanlarında yer alan özelliklerinden bir veya birden fazlasını taşımıyorsa,
- Satıcı tarafından bildirilen veya teknik düzenlemesinde tespit edilen niteliğe aykırıysa,
- Muadili olan malların kullanım amacını karşılamıyorsa,
- Tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeriyorsa
ayıplı olarak kabul edilir.
Sözleşmeye konu olan malın, sözleşmede kararlaştırılan süre içinde teslim edilmemesi veya montajının satıcı tarafından veya onun sorumluluğu altında gerçekleştirildiği durumlarda gereği gibi monte edilmemesi
sözleşmeye aykırı ifa olarak değerlendirilir.
Satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak tüketiciye teslim etmekle yükümlüdür.
Teslim tarihinden itibaren altı ay içerisinde ortaya çıkan ayıpların teslim anında var olduğu kabul edilir. Bu durumda malın ayıplı olmadığının ispatı satıcıya aittir.
a) Satın alınan malın ayıplı olması durumunda Tüketici;
1) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
2) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
3) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
4) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme
Haklarına sahiptir.
Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir.
b) Satın alınan hizmetin ayıplı olması durumunda da Tüketici;
1) hizmetin yeniden görülmesi,
2) hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı,
3) ayıp oranında bedelden indirim,
4) sözleşmeden dönme,
haklarına sahiptir.
Tüketici bu haklardan dilediğini kullanabilir.
Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan
tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca
tazminat da talep edebilir.
Diğer Kanunlarda veya sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan veya hizmetten sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, mal alımlarında, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren, hizmet alımlarında ise hizmetin ifa tarihinden itibaren
iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıldır. Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.
Malın veya hizmetin ayıplı olmasına rağmen, satıcı veya sağlayıcı tarafından seçimlik haklarımızın kullandırılmaması durumunda; uyuşmazlığın parasal değerine göre; İllerde “
Ticaret İl Müdürlüğü” ilçelerde “
Kaymakamlık” bünyesinde oluşturulan
“Tüketici Hakem Heyetleri” ile adliyelerde bulunan “
Tüketici Mahkemelerine” başvuru yaparak haklarımızı kullanmamız mümkündür.